Üye Girişi
ATB BİLGİ PANELİ
Mobil Linkler
ETKİNLİK TAKVİMİ
BORSAVİZYON
Borsavizyon Dergisi
ANKET
Memnuniyet Anketi
Üye Memnuniyet Anketi
SERTİFİKALAR
LİNKLER
Tahıl dünyanın en global ürünüdür

Tarım ve gıda başlıklarının dünya gündemindeki yeri, her geçen gün biraz daha artıyor. Özellikle son üç yıldır covid-19 salgının etkisiyle başlayan, Rusya-Ukrayna savaşıyla derinleşen, Tahıl Koridorunun hayata geçmesiyle gerileme sürecine giren gıda enflasyonu, bugün yine dünya gündeminin ilk sırasına yükseldi.

Bunun sebebi ise yine Tahıl Koridoru Anlaşması olarak bilinen Anlaşmayı Rusya’nın tek taraflı feshetmesi.

Batılı ülkeler, gıda krizinin kapıda olduğunu, özellikle Afrika ülkelerinde gıda krizinin çok derinden hissedileceğini dile getiriyor. Rusya ise; tahıl koridorundan açlık çeken ülkelerin değil, zengin ülkelerin faydalandığına, anlaşmanın amacına hizmet etmediğine vurgu yapıyor. Gelin şimdi Anlaşmayı iyisiyle kötüsüyle, doğrusuyla yanlışıyla ele alalım.

Anlaşmanın kısa tarihi

2022 şubat ayında, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle tahıl, doğalgaz, Ayçiçek yağı, gübre gibi emtianın fiyatı deyim yerindeyse fırladı. Buna bağlı olarak başta açlık çeken ülkeler olmak üzere, tüm dünya aşırı gıda enflasyonuyla karşı karşıya kaldı. Dahası savaşın patlak verdiği yıl, Avrupa son 500 yılın en kurak sezonunu yaşadı. Yani dertler sırayla gelmiyordu. Tahıl Koridoru Anlaşması’na işte bu gıda enflasyonunu düşürebilmek için, yokluk çeken ülkelerin daha fazla etkilenmesini önleyebilmek için ihtiyaç vardı.

Türkiye ve Birleşmiş Milletlerin yoğun çabaları sonucunda İstanbul’da, Rusya ve Ukrayna Yetkililerinin katılımıyla bir zirve gerçekleştirildi. Bu zirve sonuç verdi ve Ukrayna tahılının dünyaya ihracı konusunda güvenli koridor oluşturuldu. İlk etapta 120 günlük bir süreyi kapsayan anlaşma, birkaç defa uzatılarak yaklaşık bir yıl çalıştırıldı.

Bu süre zarfında 33 milyon ton tahıl ve bitkisel yağ taşındı. Taşınan tahılın %50’den fazlası mısır, %30’u buğday geri kalanı da arpa, soya, ayçiçeği yağı gibi ürünlerden oluştu.

Taşınan ürünlerin %13’ü ülkemize getirilirken, %40’ı Avrupa’ya, %30’u Asya’ya, %12’si Afrika’ya, %5’i ise Orta Doğu ülkelerine taşındı.

2023 yılının temmuz ayına kadar her şey pamuk ipliği de olsa bir bağ kuruldu ve işledi. Fakat Rusya’nın anlaşmadan çekildiğini açıklaması, gıda fiyatlarını yeniden tırmandırmaya başladı. Rusya’ya göre Etiyopya, Sudan, Somali, Yemen gibi ülkeler toplam sevkiyattan %3 pay alırken, kalkınmış ülkeler %70 tahıl ithal ederek, zenginliklerine zenginlik katmışlardı. Verilere bakıldığında bunlar da Rusya’yı destekler nitelikte.

Türkiye açısından Anlaşma

Meseleyi biraz daha derinlemesine incelediğimizde, koridordan ihraç edilen ürünleri en fazla satın alan ülke yaklaşık 6 milyon tonla Çin, onun çok az gerisinde İspanya, üçüncü sırada ise yaklaşık 3 milyon ton ürün ithal eden Türkiye’yi görüyoruz.

Hatırlarsınız, 2021 yılında marketlerde Ayçiçek yağı savaşları başlamıştı. Makarna, un reyonları boşalmış adeta yağmalanmış gibi bir görüntü olmuştu. Kota uygulamasına benzer, en fazla 3 paket makarna, 5 kilo un, 1 teneke yağ alabilme sınırları getirilmişti. Koridordan sonra hem fiyatlar biraz daha normalleşti hem de aradığımız ürünü tekrar bulabilir duruma geldik. Tabi ki bunlar vatandaşımız açısından olumlu karşılandı.

Bugün, Türkiye ve Birleşmiş Milletler koridorun tekrar açılması için yoğun çaba harcıyor. Ancak Rusya, bu yıl için rekor bir tahıl hasadı beklediğini ve açlıkla mücadele eden ülkelere kendilerinin yardım edeceğini öne sürerek koridorun tekrar açılması konusuna sıcak bakmadığını açıkça dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kişisel çabaları ve yoğun diplomasi trafiği de devam ediyor.

Türk çiftçisi açısından koridorun kapalı olması şu an için herhangi bir şey değiştirmiyor. Çiftçi ürettiği ürünü genellikle TMO’ya prim fiyat artısıyla satmaya devam ediyor. Ürününü lisanslı depoda saklayıp, ilerleyen tarihlerde piyasaya sürmek isteyen üretici ise, mevcut durumun devam etmesi halinde büyük kazanç elde edebilir.  

Rusya baskılara dayanamayıp koridora tekrar izin verirse, fiyatların gerilemesi ihtimali de masada. Üstelik bu sezon, hem yurdumuz hem de yakın coğrafyamızda tahıl açısından bereketli bir yıl oldu.

Tahıl koridorunun Türk sanayicisi açısından da önemi büyük. Çünkü ülkemizin üretimi bu yıl kendine yetecek seviyede olsa bile, büyük miktarda buğday ithal ediliyor. İthal edilen bu buğdaylar işlenerek makarna, irmik, un gibi ürünler olarak dünya pazarına sunuluyor.

Bu yıl 20 milyon ton buğday rekoltesi bekleniyor. Bu iç piyasa için yeterli bir miktar. Ancak ihracat hedeflerini karşılayamaz. Ulusal Hububat Konseyi’nin (UHK) 2023 yılı için ihracat hedefi 5 milyar dolar. Bu hedefe ulaşmak, ancak koridorun tekrar açılabilmesiyle mümkün olabilecektir.

Peki koridor tekrar açılır mı? İhtimaller resmen yarı yarıya. Bizim dileğimiz ülkemiz, iş insanlarımız, çiftçilerimiz kısacası vatandaşımız açısından en hayırlısı neyse o olsun. Zira, koridorun kapalı tutulması gıda fiyatlarını mutlaka etkileyecektir. Dünyada bu kadar kaynak varken, bu kadar israf varken, gelişmiş ülkelerde milyonlarca ton gıda her yıl çöpe atılıyorken, Afrika ve Asya’da hala açlıktan söz ediliyor olması tüm insanlık için utanç kaynağıdır.

***

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), 79. Genel Kurulu gerçekleştirildi. Burada yapılan seçim sonucunda yeniden TOBB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi görevini üstlendim.

Şimdiye kadar Yönetim Kurulu’nda görev alan çalışma arkadaşlarıma teşekkür eder, devam eden ve ilk kez aramıza katılan arkadaşlarıma başarılar dilerim.

Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu önderliğinde, TOBB çatısı altında, olan gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Yeni yönetim, başta üyelerimiz olmak üzere, Türk iş dünyası ve ülkemiz için hayırlı uğurlu olsun.

 


Yayın Tarihi : 10.08.2023 / Okunma Sayısı : 391
İLETİŞİM
Macun Mahallesi 171. Cadde No:4 Yenimahalle / ANKARA
T : +90 312 327 00 00 (pbx)      F : +90 312 324 08 57      E-Mail : info@ankaratb.org.tr